Post by expectancy on Dec 20, 2007 22:24:31 GMT 3
Yüzyýlýn kitaplarý' baþlýðýný görünce nasýl heyecanlandým, bilemezsiniz. Bunu, 20. yüzyýl dolduðunda onun yarýsýný yaþayarak gözlemiþ biri olacak bir kitapkurdunun heyecaný bilip mazur görmelisiniz. New York Halk Kütüphanesi, 20. yüzyýla damgasýný vurmuþ eserlerin ilk baskýlarýndan oluþan bir sergi açmýþ, Oxford Üniversitesi Yayýnevi de sergilenen eserleri tanýtan bir kitap çýkarmýþ; bazýlarýna dudak bükseniz bile, insanýn üretkenliðine saygý duymadan edemiyorsunuz. Türkiye merkezli bir 'Yüzyýla damga vuran eserler' katalogu hazýrlamanýz gerekseydi, siz hangi kitaplarý seçerdiniz? (Cevaplarýnýzý bekliyorum.)
Faruk Mercan genç gazeteci kuþaðýnýn en çalýþkanlarýndan biri. Hukuk eðitimi almasý, gazetecilik mesleðini severek sürdürmesi ve doðal merakýyla, son yýllarda ortaya dökülen kirli çamaþýrlarýn mahiyetini baþkalarýndan daha iyi kavrayabiliyor. Zaman'daki haberleri, dizileri, konuya âþina olanlar için bile arþiv malzemesi teþkil edecek deðerde. Ben, kendi hesabýma, bazý karanlýk gerçekleri Faruk Mercan'ýn tuttuðu ýþýðý izleyerek keþfettim.
Susurluk üzerine yazýlan pek çok kitabýn adresi haline gelen Milliyet Yayýnlarý (Tel.: 212- 5056106; Faks: 212- 5056413), son olarak, Faruk Mercan imzasýný taþýyan 'Susurluk Prensleri'ni yayýmladý. Ömer Lütfi Topal'dan hareketle devletteki çürümüþlüðü, 'Yeþil' adý etrafýnda çetelerin cüretini, Mehmet Eymür'ü izleyerek istihbaratçýlarýn "Devlet benim" konumuna geliþlerini, bir sonraki sayfayý okumadan edemediðiniz bir gerilim romaný heyecanýyla anlatýyor bu kitap. "Hâfýza-yý beþerin nisyan ile malul" olduðunu, þimdilerde önümüze gelen olaylarýn geçmiþteki köklerini sergileyen bu kitaptan daha iyi anlýyorsunuz.
Bir örnek olsun diye kaydedeyim. Dün burada sözünü ettiðim 1995 yýlýnda Tansu Çiller emir verince giriþilen Öcalan operasyonuyla ilgili en toplayýcý ve geniþ bilgi, 'Susurluk Prensleri'nin 21. bölümünde ayrýntýlarýyla yer alýyor. Bizde devletin yapýsýný ve bu yapýyý keþfedip ona göre konuþlanan çeteleri daha iyi anlamak için vazgeçilmez bir baþvuru kitabý Faruk Mercan'ýn 'Susurluk Prensleri'.
Milliyet Yayýnlarý'ndan taze çýkan bir dost kitabý da Yýlmaz Polat'a ait ve 'Washington Entrikalarý' adýný taþýyor. 1980 yýlýndan beri ABD baþkentinde gazetecilik yapan Yýlmaz Polat, uzun yýllar boyunca gözlemci olarak yakýndan izlediði, cumhurbaþkanlarý, baþbakanlar ve siyasilerin Amerika'daki temaslarý ekseninde ikili iliþkileri ele almýþ bu kitabýnda. Evren, Özal, Demirel, Çiller, Yýlmaz, Erbakan, Türkeþ gibi isimlerin ABD ziyaretlerinin en özel anlarý bu kitabýn sayfalarýnda yerlerini almýþ. Anýlarýn bir kýsmýnda kendimi de bulduðum için, Yýlmaz Polat'ýn konusuna ne kadar sýcak yaklaþtýðýný, en ufak ayrýntýlarý bile gözardý etmediðini söyleyebilirim. Okunmaya deðer bir aný kitabý 'Washington Entrikalarý'.
Bugün okumanýzý tavsiye edeceðim üçüncü kitap da Milliyet'ten, ama olsun.
Geçen gün burada sözünü ettiðim Ýngiliz gazeteci Martin Walker ile benim ortak bir noktamýz var: Ýkimiz de, dünyaya yön veren gazeteleri yakýndan izliyoruz. Ayrýldýðýmýz nokta ise, Walker'ýn merakýný konuyla ilgili bir kitap yazacak kadar derinleþtirmesi. Ýlk yayýmlandýðýnda (1977) büyük ilgi çekmiþ ve o zaman Milliyet'te baþyazarlýk yapan Mehmet Barlas'ýn geniþ bir özetini okurlarýna sunduðu 'Powers of the Press' adlý bir kitabý var Martin Walker'ýn. Mýsýr'da çýkan el-Ahram, Ýngiliz The Times, Fransýz Le Monde, Alman Die Welt, Ýtalyan Corriere della Sera, Rus Pravda, Japon Asahi Shimbun, Amerikan The New York Times ve Washington Post gibi gazetelerin tarihçelerini, halký bilgilendirme hakkýný nasýl kullandýklarýný, günlük çalýþma disiplinlerini, yýldýz gazetecilerini anlatýr 'Basýnýn Gücü'.
Yayýmýyla günümüz arasýnda 20 yýlý aþan bir süre geçmiþ olmasýna raðmen, sanki dün yazýlmýþ gibi okuyabileceðiniz bir kitap Milliyet Yayýnlarý'nýn Türkçesini çýkardýðý 'Basýnýn Gücü'. Sadece mesleðini seven, gözü yukarýlarda gazetecilerin deðil, dünya basýnýný daha iyi tanýmak isteyen herkesin kafasýndaki sorulara cevap teþkil eden ayrýntýlar var bu kitapta. Uluslarýn çeþitliliðini de yansýtan basýnlarý, zaman içinde olaðanüstü bir güç de kazanarak nasýl oluþmuþ, nasýl geliþmiþ? Bu kitabý okumadan dünya sistemi hakkýnda fikir beyan etmek herhalde yanýltýcý olur.
Baþka ülkelerde olduðu gibi bizde de diplomatlar genellikle iyi birer yazardýrlar da; bunu emekli sefirlerin anýlarýndan biliyoruz. Ýlk kez, bir diplomat eþinin de zevkle okunacak tarzda aný yazabildiðini Melahat Baydur'un Türkiye Ýþ Bankasý Kültür Yayýnlarý arasýnda çýkan "Bir Sefire'nin Anýlarý" baþlýklý kitabýndan öðreniyoruz. Ýsveç, Almanya, Kanada ve Avustralya'da büyükelçilik yapmýþ, bir ara ticaret bakaný görevinde bulunmuþ Mehmet Baydur'un eþi olan Melahat Haným, bulunduðu ülkelerin özelliklerini, diplomasinin dýþarýdan pek fark edilmeyen inceliklerini kitabýn sayfalarýna serpiþtirmiþ. Güzel günleri ve sýkýntýlarýyla yaþanan bir ömrü, ilk defa, bir sefirin hayat arkadaþýnýn kaleminden okuma fýrsatý bulacaksýnýz.
Bu kitaplarý bulun okuyun; tavsiye edeceðim yenileri de olacak.
Faruk Mercan genç gazeteci kuþaðýnýn en çalýþkanlarýndan biri. Hukuk eðitimi almasý, gazetecilik mesleðini severek sürdürmesi ve doðal merakýyla, son yýllarda ortaya dökülen kirli çamaþýrlarýn mahiyetini baþkalarýndan daha iyi kavrayabiliyor. Zaman'daki haberleri, dizileri, konuya âþina olanlar için bile arþiv malzemesi teþkil edecek deðerde. Ben, kendi hesabýma, bazý karanlýk gerçekleri Faruk Mercan'ýn tuttuðu ýþýðý izleyerek keþfettim.
Susurluk üzerine yazýlan pek çok kitabýn adresi haline gelen Milliyet Yayýnlarý (Tel.: 212- 5056106; Faks: 212- 5056413), son olarak, Faruk Mercan imzasýný taþýyan 'Susurluk Prensleri'ni yayýmladý. Ömer Lütfi Topal'dan hareketle devletteki çürümüþlüðü, 'Yeþil' adý etrafýnda çetelerin cüretini, Mehmet Eymür'ü izleyerek istihbaratçýlarýn "Devlet benim" konumuna geliþlerini, bir sonraki sayfayý okumadan edemediðiniz bir gerilim romaný heyecanýyla anlatýyor bu kitap. "Hâfýza-yý beþerin nisyan ile malul" olduðunu, þimdilerde önümüze gelen olaylarýn geçmiþteki köklerini sergileyen bu kitaptan daha iyi anlýyorsunuz.
Bir örnek olsun diye kaydedeyim. Dün burada sözünü ettiðim 1995 yýlýnda Tansu Çiller emir verince giriþilen Öcalan operasyonuyla ilgili en toplayýcý ve geniþ bilgi, 'Susurluk Prensleri'nin 21. bölümünde ayrýntýlarýyla yer alýyor. Bizde devletin yapýsýný ve bu yapýyý keþfedip ona göre konuþlanan çeteleri daha iyi anlamak için vazgeçilmez bir baþvuru kitabý Faruk Mercan'ýn 'Susurluk Prensleri'.
Milliyet Yayýnlarý'ndan taze çýkan bir dost kitabý da Yýlmaz Polat'a ait ve 'Washington Entrikalarý' adýný taþýyor. 1980 yýlýndan beri ABD baþkentinde gazetecilik yapan Yýlmaz Polat, uzun yýllar boyunca gözlemci olarak yakýndan izlediði, cumhurbaþkanlarý, baþbakanlar ve siyasilerin Amerika'daki temaslarý ekseninde ikili iliþkileri ele almýþ bu kitabýnda. Evren, Özal, Demirel, Çiller, Yýlmaz, Erbakan, Türkeþ gibi isimlerin ABD ziyaretlerinin en özel anlarý bu kitabýn sayfalarýnda yerlerini almýþ. Anýlarýn bir kýsmýnda kendimi de bulduðum için, Yýlmaz Polat'ýn konusuna ne kadar sýcak yaklaþtýðýný, en ufak ayrýntýlarý bile gözardý etmediðini söyleyebilirim. Okunmaya deðer bir aný kitabý 'Washington Entrikalarý'.
Bugün okumanýzý tavsiye edeceðim üçüncü kitap da Milliyet'ten, ama olsun.
Geçen gün burada sözünü ettiðim Ýngiliz gazeteci Martin Walker ile benim ortak bir noktamýz var: Ýkimiz de, dünyaya yön veren gazeteleri yakýndan izliyoruz. Ayrýldýðýmýz nokta ise, Walker'ýn merakýný konuyla ilgili bir kitap yazacak kadar derinleþtirmesi. Ýlk yayýmlandýðýnda (1977) büyük ilgi çekmiþ ve o zaman Milliyet'te baþyazarlýk yapan Mehmet Barlas'ýn geniþ bir özetini okurlarýna sunduðu 'Powers of the Press' adlý bir kitabý var Martin Walker'ýn. Mýsýr'da çýkan el-Ahram, Ýngiliz The Times, Fransýz Le Monde, Alman Die Welt, Ýtalyan Corriere della Sera, Rus Pravda, Japon Asahi Shimbun, Amerikan The New York Times ve Washington Post gibi gazetelerin tarihçelerini, halký bilgilendirme hakkýný nasýl kullandýklarýný, günlük çalýþma disiplinlerini, yýldýz gazetecilerini anlatýr 'Basýnýn Gücü'.
Yayýmýyla günümüz arasýnda 20 yýlý aþan bir süre geçmiþ olmasýna raðmen, sanki dün yazýlmýþ gibi okuyabileceðiniz bir kitap Milliyet Yayýnlarý'nýn Türkçesini çýkardýðý 'Basýnýn Gücü'. Sadece mesleðini seven, gözü yukarýlarda gazetecilerin deðil, dünya basýnýný daha iyi tanýmak isteyen herkesin kafasýndaki sorulara cevap teþkil eden ayrýntýlar var bu kitapta. Uluslarýn çeþitliliðini de yansýtan basýnlarý, zaman içinde olaðanüstü bir güç de kazanarak nasýl oluþmuþ, nasýl geliþmiþ? Bu kitabý okumadan dünya sistemi hakkýnda fikir beyan etmek herhalde yanýltýcý olur.
Baþka ülkelerde olduðu gibi bizde de diplomatlar genellikle iyi birer yazardýrlar da; bunu emekli sefirlerin anýlarýndan biliyoruz. Ýlk kez, bir diplomat eþinin de zevkle okunacak tarzda aný yazabildiðini Melahat Baydur'un Türkiye Ýþ Bankasý Kültür Yayýnlarý arasýnda çýkan "Bir Sefire'nin Anýlarý" baþlýklý kitabýndan öðreniyoruz. Ýsveç, Almanya, Kanada ve Avustralya'da büyükelçilik yapmýþ, bir ara ticaret bakaný görevinde bulunmuþ Mehmet Baydur'un eþi olan Melahat Haným, bulunduðu ülkelerin özelliklerini, diplomasinin dýþarýdan pek fark edilmeyen inceliklerini kitabýn sayfalarýna serpiþtirmiþ. Güzel günleri ve sýkýntýlarýyla yaþanan bir ömrü, ilk defa, bir sefirin hayat arkadaþýnýn kaleminden okuma fýrsatý bulacaksýnýz.
Bu kitaplarý bulun okuyun; tavsiye edeceðim yenileri de olacak.